Büyünün Bozulduğu Nasıl Anlaşılır?

Büyü bozulunca nasıl hissedilir, Büyünün bozulma belirtileri, Büyü kaç günde tamamen bozulur, Büyü bozmak veya bozdurmak günah mı? Kendi başına büyü bozma.

Büyünün Bozulduğu Nasıl Anlaşılır?

Büyünün bozulduğunu anlamanın bir çok yöntemi vardır. En iyi yöntemlerden biri, rüyaların normale dönmesi, uyku düzeninin sağlanması en az 6 saat uyuyor olmanızdır. En önemli belirti ise uyku kalitesinin artması, şansının açılması, talihin ve bahtın açılması, işlerinin kolayca gerçekleşmesi büyünün bozulduğunu anlamanızı sağlar. Büyünün bozulduğunu anlamak ya da büyüyü bozmak oldukça büyük bir ilmi derinlik istemektedir. Büyü bozulduktan sonraki süreçte birtakım belirtileri takip etmek gerekmemektedir. Büyünün etkisi altında olunan süreçte hissedilenlerin birden kesildiğini görmek mümkündür. Büyü bozulurken etkileri kısa sürede hissedilebilmektedir.

Büyünün Bozulması Kaç Gün Sürer?

Büyünün bozulması kaç gün sürer merak ediyorsanız; büyünün etkisinden kurtulan bir insanın iyileşmesi aniden gerçekleşmektedir. Büyü etkisi ortadan kalktıktan sonra bir anda herşey normale dönmektedir. Büyünün bozulduğunu nasıl anlarız diye sorarsanız; büyü etkisindeyken hissettiğiniz tüm olumsuz durumların ortadan kalktığını hissetmeniz olarak tanımlanabilmektedir.

Büyü Bozulduktan Sonra İyileşme Süreci Nasıl İşlemektedir?

Büyü bozulduktan sonraki iyileşme süreci aniden gerçekleşse de yapılan büyünün ne için ve nasıl yapıldığına göre süreçler farklılık gösterebilmektedir. Büyü bozulurken etkileri nedir? Örneğin kısmetin kapanması için bir büyü yapıldıysa ve bu büyü bozulduysa; iyileşme aniden gerçekleşir fakat kişinin hayatındaki değişimler zamanla kendini gösterecektir. Büyü yapılması için harcanan zaman, kullanılan materyaller ve yapılma niyeti gibi birçok kriter, büyünün bozulma sürecini etkilemektedir.

Büyü Nasıl Bozulur?

Büyü bozmanın iki farklı yolu bulunmaktadır. Bu yollardan bir tanesi büyü bozma ile uğraşan bir kimseye başvurulmasıdır. Büyü ile uğraşmayan fakat büyüyü bozmak için dua okuyan ya da muska yazan kimselere de başvurulabilmektedir. Diğer bir yöntem ise önce Allah (C.C)’a sonra Kur’an-ı Kerim’e sığınmaktadır. Bir kimse kendisine büyü yapıldığını hissettiği ya da düşündüğü anda Allah’a sığınmalı ve dua etmelidir.

Büyünün Bozulması İçin Okunması Gereken Dualar Hangileridir?

Büyü yapmak affedilmeyen günahlardan bir tanesidir. Peygamber Efendimiz, kendisine “Ya Resülullah! Tedavi olalım mı? diye soran kimselere: “Tedavi olunuz! Allah (C.C) ihtiyarlık haricinde her derdin devasını yaratmıştır.” diye buyurmuştur. Kur’an-ı Kerim’de yer alan ve büyülerin bozulması için okunması gereken sureler şu şekildedir;

  • Felak Suresi: De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”
  • Nas Suresi: De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlah’ına sığınırım.”
  • İhlas Suresi: De ki: “O Allah bir tektir. Allah eksiksiz, sameddir. Doğurmadı ve doğurulmadı. O’na bir denk de olmadı”
  • Okunması gereken diğer dualar ise; Abese Suresi, Rahman Suresi ve Cuma Suresidir.

Büyü Yapıldığına Dair Belirtiler Nelerdir?

Ulvi ve Rahmani çalışmaları olan, İnsanlara bu yönde manevi destekleri olan, Alim ve Medyum hocalara göre; Büyü yapılan insanlarda görülen belirtiler özellikle ilk başlarda aynı şekilde hissedilmektedir. Büyü belirtileri şu şekilde sıralanabilmektedir;

  • Gözlerde ağırlık hissedilmesi
  • Alın ya da ense kökünde ağrı hissedilmesi
  • Dikkatini bir türlü toparlayamama ve hiçbir sebep yokken odaklanamama
  • Herhangi bir sebep olmamasına rağmen aşırı yorgun hissedilmesi

Büyü belirtileri genellikle başlangıçta her bireyde aynı olarak gözlemlenebilmektedir. Büyü yapılan kişi nedensiz yere baş ağrısı çekebilir ya da herhangi bir yerinde hissettiği ağrı için doktora gittiğinde bu ağrı için sebep bulunamaz. Büyü olduğuna dair diğer belirtilerden bazıları ise; büyüyü bozan bir dua işittiğinde kişinin istemsiz ağlamaya başlaması, Kur’an-ı Kerim okunmasına tahammül edememesi, konuşma güçlüğü çekmesi olarak sıralanabilmektedir.

Büyü Bozdurmak Günah Sayılır mı?

Büyü yapılan bir kişideki büyünün bozulması ya da kişiyi bu büyüden kurtarmak için yapılacak olan müdahaleler ‘Nüşre’ olarak adlandırılmaktadır. Büyü bozmanın caiz olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Büyü yapmanın affedilmeyen günahlar arasında olduğu kesin olarak bilinse de büyü bozma işlemini için bir fikir birliği oluşmamıştır.

Büyü bozulduktan sonra kişinin hayatında birçok şeyin değişmesi mümkün olurken bunun bir kişinin faydasına yapılmış olması sebebiyle caiz olduğunu düşünülmektedir. Bazı görüşlere göre ise büyü yapmak ya da bozmak aynı anlama gelmekte olup iki seçenekte de büyü yapmanın günahı eşittir.

Büyü Bozdurmanın Caiz Olup Olmadığıyla İlgili Farklı Görüşler

Büyü bozdurmak caiz mi sorusunun cevabı için İslam aleminde faklı görüşler bulunmaktadır. Bu görüşlerden bazıları şu şekildedir;

  • Said İbnu’l Müseyyeb der ki; ‘Allah zarar veren sihri yasakladı, fayda vereni yasaklamadı.’
  • Müslim hadisi der ki; “Benim bir dayım vardı, akrep sokmasına karşı rukye* yapardık. Bir ara Resülullah rukyeyi yasakladı. Bunun üzerine Efendimize gelerek ‘Ey Allah’ın Resulü! Siz rukyeyi yasakladınız, ben ise akrep sokmasına karşı rukye yapıyorum’ dedi. Dayıma: ‘Sizden kim kardeşine faydalı olabiliyorsa onu yapsın’ diyerek ruhsat tanıdı.”

*Rukye: Muska yazmak ya da dua okumak gibi yollarla büyüyü zararsız hale getirmek için yapılan eylemlerdir.

  • Prof. Dr. Beyza Bilgin’in görüşüne göre; Büyü yapmak İslamiyet’e aykırıdır. Sebebi ne olursa olsun büyü yapmanın iki affedilmeyen günahı işlemek olduğunu belirtmektedir. Bu günahlardan biri Allah’ı inkâr, ikincisi ise kul hakkıdır.
  • Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır’ın görüşüne göre; büyü tamamen yalana dayanmaktadır. Olağanüstü güçlere sahip olduğunun izleniminin verilmesi ve insanların etkilenerek kandırılmasıdır. Prof. Dr. Bu görüşü için ise;
      • Allah-u Teala Taha Suresinde şöyle buyurmuştur; ‘Büyücü nerede olursa olsun hedefine ulaşamaz’
      • Peygamberimiz şöyle buyurmuştur; ‘Gelecekten haber veren kişiye giderek bir şey soran ve söylediğini doğru sayan kişinin kırk gün namazı kabul edilmez’ hadis ve ayetlerini sunmuştur.

Kur’an-ı Kerim’de Felak Suresinde Büyüyle İlgili Bölüm

Felak suresinde geçen ‘düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden’ ifadesinde büyü yapanlardan bahsedilmektedir;

  • "De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.” Felak Suresi (113/1-5)

Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresinde Büyüyle İlgili Kısımlar

Büyüden bahseden surelerden biri olan Bakara Suresi, büyünün gerçek olduğunu ve yapanların affedilmeyeceğini anlatmaktadır;

  • "Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların ve şeytan huylu insanların uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman büyü yaparak küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve özellikle de Babil’deki Harut ve Marut adlı iki meleğe ilham edilen sihri öğretmek suretiyle küfre girdiler. Halbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. Sihri caiz görüp de sakın küfre girme” demedikçe, kimseye sihir öğretmiyorlardı. Böylece insanlar onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Halbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. Onlar böyle yaparak kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi." Bakara Suresi (2/101-102)

Kur’an-ı Kerim’de Ta-Ha Suresinde Büyüyle İlgili Ayetler

Ta-Ha Suresinde Hz. Musa’nın Firuvanla yaşadığı bir olay anlatılmakta olup büyüden bahsedilmektedir;

  • "Andolsun, biz ona (Firavuna) bütün mucizelerimizi gösterdik de o bunları yalanladı ve reddetti."
    "Şöyle dedi: “Ey Musa! Sihrin ile bizi yurdumuzdan çıkarmak için mi geldin?”
    “Biz de mutlaka sana karşı onun gibi bir sihir yapacağız. Bunun için seninle bizim aramızda; uygun bir yerde, senin de bizim de caymayacağımız bir buluşma vakti belirle.”
    "Musa, “Buluşma vaktimiz, bayram günü, insanların toplandığı kuşluk vaktidir” dedi."
    "Bunun üzerine Firavun ayrılıp, hilesini kuracak sihirbazlarını topladı, sonra geldi.
    "Musa onlara şöyle dedi: “Yazıklar olsun size! Allaha karşı yalan uydurmayın, yoksa sizi azap ile yok eder. Allah’a karşı yalan uyduran mutlaka hüsrana uğramıştır.”
    "Sihirbazlar, işlerini kendi aralarında tartıştılar ve gizli gizli konuştular.
    "Şöyle dediler: “Şüphesiz bu ikisi, sihirleri ile sizi yurdunuzdan çıkarmak ve en üstün olan dininizi ortadan kaldırmak isteyen birer sihirbazdırlar.”
    “Öyleyse, hilelerinizi toplayın sonra sıra halinde gelin. Bugün üstün gelen muhakkak başarıya ulaşmıştır.”
    "Sihirbazlar: “Ey Musa! Ya önce atmayı tercih edersin ya da ilk atan biz oluruz” dediler."
    "Mûsâ: “Yok, (önce) siz atın” dedi. Bir de ne görsün, onların ipleri ve değnekleri yaptıkları sihirden dolayı kendisine hızla sürünür gibi görünüyor."
    "Bunun üzerine Musa içinde bir korku hissetti."
    "Şöyle dedik: “Korkma (ey Musa!). Çünkü, sensin en üstün olan.”
    “Sağ elindekini (değneğini) at ki, onların yaptıklarını yutsun. Şüphesiz yaptıkları bir sihirbaz hilesidir." Sihirbaz ise nereye varsa kurtuluşa eremez.”
    "(Musa’nın değneği, sihirbazların ipleriyle değneklerini yutunca) sihirbazlar hemen secdeye kapandılar ve “Harun ve Mûsâ’nın Rabbine inandık” dediler."
    "Firavun, “Demek, ben size izin vermeden önce ona (Musa’ya) inandınız ha! Şüphe yok, o size sihri öğreten büyüğünüzdür. Şimdi Andolsun sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve mutlaka sizi hurma dallarına asacağım. Hangimizin azabı daha şiddetli ve daha kalıcıymış, mutlaka göreceksiniz.”
    "Sihirbazlar şöyle dediler: “Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla tercih etmeyeceğiz. Artık sen vereceğin hükmü ver. Sen ancak bu dünya hayatında hüküm verirsin.”
    “Şüphesiz ki biz; günahlarımızı ve bize zorla yaptırdığın sihri affetmesi için, Rabbimize inandık. Allah’ın vereceği mükafat daha hayırlı ve daha kalıcıdır.” Ta-Ha Suresi (20/56-73)

Güncelleme Tarihi: 04 Aralık 2018, 20:41
YORUM EKLE
Medyum - Aşk büyüsü